Archive of Our Own ^beta

  Ronnie 'Okulumuzdaki ilk gün için sabırsızlanıyorum . Hayatımızda ilk defa annem olmadan bir şeyler yapma şansı bulacağımız için heyecanlıyız . Ben ve Annie birlikte dünyaya karşı .' diye geçirdi içinden . Ve defterine not etti aynı şekilde . Gerçekten heyecanlıydı . Sabah ailesiyle çıkmış New York Sanat Akademisinin yolunu tutmuşlardı . Yanında oturan Annie en sevdiği şarkıyı dinliyor ve tabletinden okulun sayfasını inceliyordu . Birden Ronnie'nin koluna vurmaya başladı . Ronnie canı acımış gibi kolunu tuttu . 

"Hey yavaş ol ! O kol benim için önemli !" dedi . Annie gülümseyerek kulaklığını çıkardı . 

"Birincisi hiç bir şey duymadım , ikincisi odalar 4 kişilikmiş . Aynı dönemler birlikte kalıyormuş ve bölümleri farklı olabiliyormuş ." dedi . Ronnie her zaman ki anlamamış bakışlarla kafasını salladı . Annie ise hemen açıklamaya başlamıştı . 

"Odayı dört kız paylaşacağız düşünsene bu mükemmel . Dansçı , sporcu veya en mükemmeli müzisyenler olabilir . Birlikte grup kurabilir , ünlü olabiliriz !" dedi heyecanla . Ronnie ise o kadar heyecanlı değildi . O geleceği düşünmezdi . Anı yaşamayı severdi . Beş dakika sonrasında bile ne olacağını bilmediği için sevdiği şeyleri yapar , yapamama ihtimali olan şeyleri düşünmezdi . Düşünüyormuş gibi kafa salladı . Annie'yi susturup :

"O ana kadar , Ronnie ve Annie ..." dedi . "Birlikte dünyaya karşı !" diye tamamladı Annie onu . Gülümseyip sarıldılar . Anneleri onları izliyordu . Bir saat sonra yine bu arabada olacaktı ama hayatının neşe kaynağı kızları yanlarında olmayacaktı . O yüzden kızlarının son hallerini beynine kaydediyordu . İkisinde de aynı kahverengi gözler vardı . Babalarının gözleriyle aynı olmaları annelerini mutlu ediyordu . Şirin küçük burunları vardı . Ve iki kumral kızdı onlar . Tabi birisinin saçlarının yarısı mor olmuştu . Ronnie annesinden izin istemiş alamayınca saçlarını kendi harçlıklarıyla boyatmıştı . O farklı olmayı seviyordu . Annelerinin onlar hakkında asla unutamayacağı şeyler de vardı . Giyim tarzları birbirine zıttı . Annie hep etek giyerdi . Şimdi de altında en sevdiği mavi , yeşil desenli eteği vardı . Üstüne yeşil düz bir bluz geçirmişti . Yeşil babetleri ile uyum sağlıyordu . Her zaman ki 'Annie' yazan bilekliği kolunu süslüyordu . Ronnie ise onun tersine altına fosforlu sarı bir şort giyinmişti . Ayağında ise turuncu Converse vardı . Üzerine giyindiği mavi askılı t-shirt renk uyumunu bozuyordu . Üzerinde kendi yazdığı yazı bulunuyordu . 'Güçlü kal !' yazısı t-shirt'ü sadelikten kurtarmıştı . Sol kolunda en az beş adet olan bileklikleri farklı bir hava katmıştı . Sağ kolunda ise sadece bir bileklik bulunuyordu . Onda ise 'Ronnie' yazıyordu . Bileklikleri aynı olan iki kızın boyunlarında penadan yapılma bir kolye vardı . Kendilerine ait ve özel penalar . İlk penalarını kolye olarak kullanma fikri Annie'den gelmişti . Ronnie'nin yeşil Annie'nin pembeydi penası . Benzer noktalarının yanında aynı oldukları konulardan biriydi . Annelerinin gözleri dolmuştu . Neredeyse ağlayacak olan kadın önüne döndü . Kızlar hala okul hakkında konuşuyordu . 

Geçen zamandan sonra babaları okulun bahçesine girdiğinde iki kız kafa kafaya vermiş uyuyorlardı . Annelerinin yumuşak dokunuşuyla uyanan ikizleri gözlerini kırpıştırarak aynı anda esnemeye başlamıştı . Birbirlerine bakıp gülümsemelerinin ardından kapıyı açıp arabadan inmiş , okula bakmaya başlamışlardı . Konuşmalarına gerek yoktu . Her ikisi de aynı şeyi düşünüyordu . MÜKEMMEL ! Karşılarında beş adet bina bulunuyordu . Bunlardan ikisi yurt binasıydı . Kızlar ve erkekler için ayrı binalardı . Biri temel dersler eğitim binasıydı . Eski görünüşüyle korkutucu bir hava yaratıyordu . Bir bina müzik ve resim dersleri için ayrılmıştı . Son bina ise spor ve dans faaliyetlerinde bulunuyordu . Yemek için temel eğitim binasında yer ayrılmıştı . Kızlar bunları düşünürken temel eğitim binasına ilerliyordu . Birbirinin koluna girmiş olan ikizler çok tatlı gözüküyor ve herkes tarafından dikkat çekiyorlardı . Binaya girip kayıt yaptırdıktan sonra oda numaralarını öğrendiler . 8 numaralı odayı paylaşacaklardı . Yurt binalarına yönelip valizlerini aldıklarında arkalarından gelen kadın ağlamaya başlamıştı . Buna dayanamayan Ronnie çantasını bırakıp annesine sarıldı . Annie ise valizleri odaya taşımakla görevlendirildi . Annie odaya girdiğinde nazik bir kızla karşılaştık . Altında kot bir capri , üzerinde düz pembe askılı ve onun üzerine giyindiği kot yeleğin sahip olduğu uyum harikaydı . Ayağında da toz pembe converse vardı . 

Şirince gülümsedi .

"Selam ! Ben Luna . Dans bölümündeyim . " dedi . Çok heyecanlı gözüken bir kızdı . Annie nazik bir gülümseme ile karşılık verdi . 

"Selam ! Bende Annie , müzik bölümü . Çok üzgünüm ama acelem var . Annem ağlamaya başladı da ." diyerek sırıtıp gitti . Çantaları bir yatağın önüne bırakmıştı . Luna biraz sıkılmıştı . Hangi yatağa yerleşmesi gerektiğini düşünüyordu . Ve bu konuda fikir danışabileceği kimse yoktu . O sırada odanın kapısı yeniden açıldı . Şirin gözlükleri olan bir kız içeri girdi . Kahverengi saçları dalgalı bir şekilde omuzlarına dökülüyordu . Üzerinde ise çiçekli hoş bir elbise vardı . Oda da bekleyen kız yeniden heyecanlandı . 

"Selam !" diye haykırdı resmen . Sesi yankılandı odada ama karşısında ki kız daha heyecanlıydı . 

"Selam ! Ben Abby müzik bölümünden ." dedi . 

"Ben de Luna dans bölümü ." şeklinde bir karşılık aldı . Ve bu konuşma tüm heyecanıyla devam ederken ikizlerimiz annelerini teselli etmek için çaba sarf ediyordu . Hadi ama anne ! Sadece beş gün sonra geleceğiz " dedi Ann . Ro ise arkasında ellini havaya kaldırmış beş parmağını sallıyordu . Annelerini her gün arayacaklarına ikna eden kızlar bir kriz daha yaşanmadan odalarına gitmeye karar verdiler . Arkalarında ise gözü yaşlı bir kadın bıraktılar .

Odaya ilk giren kişinin Ronnie olması Luna'nın dikkatini çekmişti . Evet onlar ikizdi , aynıydılar fakat unutulan nokta şu ki birinin saçları mordu . Ve kıyafetleri farklıydı . Luna şaşkın bir tavırla sordu . 

"Annenin yanına gittiğini sanıyordum . Çok hızlısın galiba . Saçlarını ne zaman boyadın ." dedi . Tam bu kelimelerin üstüne dikkatler odaya giren Annie'nin üzerine döndü . Abby gülümsedi . Ve şen şakrak sesi odanın içini doldurdu . 

"Siz ikizsiniz . Çok tatlı !" dedi . Annie bunu kocaman bir sırıtmayla karşılarken Ronnie dayanamayıp konuştu . 

"Aynen ikizler SÜPER !! Neyse o Annie ben Ronnie ." dedi . Annie heyecanlıydı . 

"Lütfen Ann diyin . Annie ve Ronnie alay konusu oluyor ." dedi biraz suratı düşmüş gibi yaptı . Sonra kızlara koştu . Tanışan gençler yeni günün heyecanıyla doluydu . Tabi ki Ronnie hariç . Kızlar okul sınavından , okula gelmekten ve bu okula girebilmekten bahsedip duruyordu . Yatakları paylaşmış olan gençler Ro'nun fikri üzerine odanın düzenini değiştirmeye başlamıştı . Dört dolabın ikisi bİr banyo kapısında diğer ikisi ise diğer kapıdaydı . Gençler banyoları da paylaşmıştı . Kapıların karşısına yatakları yan yana yerleştirmişlerdi . Camın önüne de masaları koymuşlardı . Bu dizaynı yapan Luna çok mutluydu .

"İlk defa insanlar fikirlerimi uyguluyor !" dedi . Akıllarında ki soruyu soran Abby oldu . 

"Neden ?" dedi . Onun kelimelerini hazmetmeye çalışan Luna'nın suratı düştü . Kendi kendine söylenmeye başladı . Acı çeken bir hali vardı . Yatağına oturdu . Artık gözlerinden yaş geliyordu . Ro dayanamadı ve kardeşinin de ilk defa gördüğü bir hareket yaptı . Gidip Luna'ya sarıldı . Ann'de gidip onlara katıldı . Abby ne yapması gerektiğini bilmez bir şekilde yanlarına oturdu . Luna aralarından kurtulup burnunu çekti . Ve eskide kalmasını istediği şeyleri anlatmaya başladı . 

"Kendimi bildim bileli bana ait olan kocaman bir villanın içinde sığıntı gibi yaşadım . Sözde bana bakması gereken teyzem para için başımda durdu ve gününü gün etti . Sonuç olarak hiç bir zaman ailemle geçirmediğim zamanı odamda dansa ayırdım . Şimdi buradayım . Ve ayriyeten sormadan söylüyorum ama aramızda kalacak !" dedi . Kızların hepsi kafa salladıktan sonra devam etti . 

"Soyadım Andron ve evet babam Andron Holding'in sahibi bay Drew Andron . Hayatımı yalnız geçirdim . Bundan sıkıldım ve bu okula gelmeye karar verdim . Sanırım en doğru kararım ." dedi. Kızlar gülüşüp birbirlerine sarıldılar . Bu gülüşmeler arasında bir müzik duyuldu . Çalışkan kızımız Ann derslere geç kalmamak için alarm kurmuştu . Çalan şarkıyı duyan kızlar kendilerini topladılar . Luna yüzünü yıkadı . Ve birlikte , kol kola temel eğitim binasına yürüdüler . Bu harika kızlar şimdiden okulun dedikodu konusu olmuştu . Kimdi onlar ? Neden bu kadar farklı ve havalıydılar ? Hangi dersliğe gitmeleri gerektiğini öğrenen müzik öğrencileri arkadaşlarından ayrılmak zorunda kalmıştı . Bu nokta da Luna aklına bile gelmeyecek bir sıkıntının içine düşecekti . Her şeyden habersiz dersliğine ilerledi . Kızlara karşı doğruyu söylemiş olmanın verdiği mutlulukla sırıtıyordu . O sırada karşısından bir çocuğun geldiğini gördü . Çocuk çok şirin aynı zaman da yakışıklıydı . Gözleri kahverengiydi . Ve elini saçlarının arasından geçirmesi Luna'yı büyülemişti . Luna önüne bakarak yürürken çocuk karşıdan ona doğru baktı . Aynı hizada ilerliyorlardı . Birbirleriyle aynı noktaya geldiklerinde çocuk kızın geçmesine izin vermedi . Yüzüne çapkın bir sırıtma yerleştirdi . 

"Adım Gabe !" diyerek elini uzattı . O eli tutmak için yanıp kavrulan Luna ağırbaşlılığını koruyarak eli reddetti . 

"Bundan banane ?" dedi ve kollarını göğsünün üzerinde birleştirdi . Kızın bu hareketinden daha çok hoşlanan Gabe biraz daha yakın davrandı . 

"Hey sakin ol . Sadece okulun ilk gününde bir arkadaş edinmeye çalışmıştım . Bu kadar kaba olma ." dedi . Luna kendini biraz kötü hissetmişti . Kollarının gevşediğini fark eden Gabe bu konudan kızın üzerine gitmeye başladı . 

"Tamam , pardon benimde hatam var . E , hangi bölüm ?" dedi . Luna kollarını açtı . Olayın gidişatından mutlu olmuştu . Kafasını iyi anlamında salladı biraz . Sonra konuştu . 

"Dans ve adım Luna ." dedi . "Ya sen , sen hangi bölümdesin ?" konuşurken Gabe ile olan göz temasını kaybetmiyordu . Bu davranışı meydan okuma olarak kabul eden hırslı genç ise kıza daha sakin ve flörtöz bakışlar atıyor , saçma sapan sırıtıyordu .

"Spor . Basket oynuyorum ." dedi . Luna'nın hoşuna giden bu konuya bir cevabı yoktu . Onun yerine bulunduğu noktadan uzaklaşmak istediğine karar verdi . Aklını karıştıran bu kokudan uzaklaşmalıydı .

"Ders başlamak üzere , daha sınıfıma yürümem gereken yol var . Neden geçmeme izin vermiyorsun ?" dedi . Gabe sakince sırıtıp yolu gösterdi .

Nazik davranmaya çalıştı . 

"Buyurun bayan ." dedi . Luna sırıtarak yan yan Gabe baktı . Ama bu bakışlar tehditkar değil duygusaldı . Gabe hayatında ilk defa bir kızın geçici olmayacağını düşünmeye başladı . Bu kız hem zorlayıcı hem de rahatlatıcıydı . İki aşık bir kenara bırakılsın Annie uysal davranıp dersliğe doğru ilerlerken Ronnie onu atlatmayı başarmıştı . İlk günden bunu yapmaması gerektiğini biliyordu . Ama bu eski okulunun geleneğiydi . Sadece bir kurban bulmalıydı . İkinci kata ilerleyip okul bahçesini gözleriyle taradı . En uygun olduğunu düşündüğü çocuk o tarafa doğru gelirken Ro kendinden emindi . Genç çocuk tam Ro'nun bulunduğu camın altına geldi ki Ro kafasından aşağıya büyük bir kova soğuk suyu çocuğun başından aşağıya boşalttı . Sırılsıklam olan çocuk kafasını kaldırıp Ro'ya sağlam bir küfür savurdu . Ro da ondan aşağı kalmadı . Daha ağır bir küfürle karşılık verdi . Çocuk gür sesiyle onu tehdit etmeye başladı . Ro bu tehditleri sineye çekebilecek bir kız değildi . Eğer çocuk kavga istiyorsa bu kavgayı o çocuğa verecekti . Hemen odayı terk edip hızlı adımlarla bahçeye indi . En küçük bir tereddütte bile bulunmayan asi güzel çocuğun kendine doğru geldiğini fark etti . Ona yaklaştıkça yüz hatlarını seçmeye başladı . Çocuk yumruğunu sıkmış Ro'ya doğru ilerliyordu .Tam yüz yüze geldikleri anda çocuğun gözlerine bakma şansı yakaladı ve bir an her şey bu asi kız için durdu .