Actions

Work Header

Queen

Summary:

Voldemort'un planı başarıya ulaştı.Üç büyük okul şavaş içinde ve bu şavaşa Ejderhalarda katılıyor.Sizcede bu asrın şavaşı değil mi?

Notes:

Arşivist görevindeki Glenien'den not: Bu hikaye daha önce, artık kapanmış olan Turkfanfiction.net'te yayınlanmıştır. Sitede kalan hikaye arşivini korumak için, Türkfanfiction.net olarak Kasım 2016'dan itibaren, AO3'ün Open Doors (Açık Kapılar) projesi kapsamında, sitede bulunan tüm hikaye arşivini AO3 koleksiyonuna taşımaya başladık. Bu haberin duyurusu çeşitli kanallarda yapıldı, ancak size ulaşmamış olabilir. Bu yazarı tanıyorsanız veya bu yazar sizseniz, hikayeyi üzerinize geçirmek için lütfen profil sayfamdaki e-mail adresini kullanarak bana ulaşın.

Work Text:

 

 

 

Story Notes:

Voldemort'un planı işe yaramıştır.Üç okulu birbirine düşürmüştür.Fakat daha kötüsü ne olabilirdi ki Ejderhalar.Korkusuz yaratıklar bu üç okula umduklarından daha çok hasar veriliyorlar.Bu şavaş asrın şavaşı.


 

Author's Notes:

Bu benim ilk Hp fanfic'im.O yüzden kusara bakmayın.Bu bölümde Ejderhalarla ufakça tanışıyoruz.Kısa olduğu özür diliyorum.Kontrol etmeden attım.

 


 

BÖLÜM 1

HOGWARTS

Voldemort ile şavaşında ağır bir zaferle ayrılan Hogwarts'ta her şey normal ilerliyordu.Ta ki diğer okulların kışkırtmalarına cevap verene kadar.Üç büyük okul olan Hogwarts,Beauxbatons ve Durmstrang  kendi aralarındaki bu şavaş hem öğrencileri hem de tüm sihirbazları kötü etkilemişti.Kendi aralarında şeçim yapmaya zorlanan sihirbazlar kendileri için en yararlı olan okulları şeçmeye başlamıştı.

Voldemort'un belkide en büyük planı buydu.Üç okulu birbirine düşürmek fakat bunu kendisi hayattayken olması isterdi.Ne de olsa bu yararına olan bir şeydi.Fakat geç kalmıştı.Bu şavaşı kazanabilirdi ama artık çok geç.

Neyse artık bunları geçelim o üç mükemmel arkadaşa geçelim.

Harry Hogwarts tam karşıdan gören bir  kayaya oturdu.Sol yanına Ron,sağ tarafına ise Hermione oturdu.Beraber Hogwarts'i izlemeye koyuldular.Rüzgarın sesini dinliyorlardı fakar Ron dayanamadı.

‘1 sene geçmiş aradan.'Dedi Ron.

‘Voldemort'un öldüğünü daha dün gibi hatırlıyorum.'Dedi Hermione.Harry sessiz kaldı bu konuşmaya.Gözlüğünü çıkardı.Gömleği ile camını silip tekrar taktı.Derin bir of çekti Harry.Burası ona kötü gelmişti.

Çünkü her baktığında ölen arkadaşlarını hatırlıyordu.İçinden bir şeyler çıkıyordu sanki.Harry ayağa kalktı.

‘Hadi gidelim burdan.'Dedi Harry.

‘Hadi gidelim dostum.'Dedi Ron Harry'e sarılarak.Bunu görünce Hermione'de hemen sarıldı.Saadet zinciri oluştu aralarında.

Tam gidiyorlardaki bir kükreme duyuldu.Ama öyle böyle bir şey değildi.O kadar yüksek bir kükremeydi ki yakınında olsanız kulaklarınız sağır olabilirdi.

O kadar ilgiçtir ki bir dahada duyulmadı o kükreme.İlk defa bu üçlü bu kadar korkmuştu.

‘Bi baksak mı.?'Diye sordu Hermione.

‘Bende tam onu dicemtim.'Dedi Ron.İkiside Harry'e baktı.

‘Son bir görev hoş olur aslında.'Dedi Harry.

‘Harika böylecede yeni müdürlede tanışmış oluruz.'Dedi Hermonie.

Hogwarts'ın kapısından girdikleri anda diğer öğrenciler ne yapıyorlarsa bırakıp üçlüyü alkışlamaya başladı.Bu üçününde hoşuna gitmişti.Başlarını teşekkür anlamında salladılar.Harry'nin gözleri bir cama takıldı.Tanımadığı birisi ona delici bakışlarıyla bakıyordu.Onu tam kestiremesede 30 yaşlarda diyebilirdi.

Tam adım atacaktı o ses bir kez daha duyuldu.Ve vahşi hayvanın gölgeside ilk kez görüldü.

 

DURMSTRANG

Viktor Krum hayatının  iyi yıllarını yaşıyordu.İstediği ile yatıp kalkıyor,istediği şeyleri yapabiliyordu.Bunlara sahip olmak için okulu tekrar uzatabilirdi.Hogwarts'daki savaşı duymuştu.Hermonie için dönmeyi düşünmüştü  fakat karşında Harry Potter olacaktı.Ne yapsada bir kızın sevdiği kişiyi değiştiremezdi.

Yatağından kalktı birazdan kahvaltı yapılacaktı.Üstünü birkaç dakika içinde giyindi.Yemek salonuna girip masasına geçti.Arkadaşlarına ufakça bir selam verdikten sonra yemeğine başladı.Canı kola istemişti.Kola istedi.Fakat bardakta kola oluşmadı.Kıpkırmızı kanla doldu.Etrafına şöyle bir bakınca herkesin bardağından kan akıyordu.Ve sonunda sağır edici ses duyuldu.Camlardan içeri giren alev topundan son anda kurtuldu.

Önündeki çocuğa alev topu isabet etmişti.Çoçuk resmen kızartılmış tavuk gibi olmuştu.Yüzü ayırt edilemeyecek kadar akmıştı.

Müdürün sert sesiyle irkildi.Arkadaşlarını o alevli yerden kurtarmak için son gücüyle bağırdı.

 

BEAUXBATONS

Fleur Delacour saçını son kez düzelti.Her zamankinden daha güzel olmalıydı.Okul mezunları için düzenlediği bu partide en beğenilen kız olmalıydı.Müdür de bu partiye gelecekti fakat sadece kontrol amaçlı.

Odasında zıplar adımlarla çıktı Fleur.Partinin yapılacağı yere geldiğinde gökyüzüne baktı.Hava o kadar güzeldi ki bir kuş olmayı yeğledi Fleur.Sonra aklına parti geldi.Hemen dikkatini partiye verdi.

Partinin kapısında duran arkadaşına biraz daha güler yüzlü olması gerektiğini söyledikten sonra içeri geldi.İçeri tam istediği gibi dizayn edilmişti.Masalar,sandalyeler hepsi istedeği yerlerdeydi.Mutfağa gidip son kontrolleri yaptı.Arkadaşı Green,Fleur'un fazla heyacan yaptığını düşünerek onun yanına gitti.

‘Her şey güzel olacak.'Dedi Green.

‘Hiç öyle hissetmiyorum,sanki bir şey olacakmış gibi hissediyorum.'Dedi.

‘Merak etme hiçbir şey olmuyacak.'Dedi Green ve burnuna dokundu.Buna Fleur'da gülmüştü.Diğer kişileri beklemeye koyuldular.

Herkes teker teker gelmeye başladı.Kapıdan birisi gelince Fleur hemen hareketleniyordu.Nitekim herkes geldiğinde Green arkadaşını saldı.

Güzel bir müzik eşiliğinde sohbet ediliyordu ki bir kükreme duyuldu.Fleur ne olduğuna bakmak için dışarı çıktı.Belkide yaptığı en büyük hata buydu.10 metre boyundaki ejderha Fleur'un bulunduğu yere ateş püskürtü.Fleur yana kaçmayı başarsada yanmaktan kurtulamadı.Sağ kolu feci şekilde yanmıştı.Hayatında hiç bu kadar bağırmamıştı Fleur.

 

 

 

 

End Notes:

Umarım beğenmişsinizdir.Yorum atmayı unutmayın.