Actions

Work Header

Rating:
Archive Warning:
Category:
Fandom:
Additional Tags:
Language:
Türkçe
Collections:
Turkfanfiction
Stats:
Published:
2016-12-25
Words:
488
Chapters:
1/1
Hits:
106

MERLIN

Summary:

Ben doğduğumdan beri öldürmek için eğitildim."

"Peki ya, ahmak olmak için?"

Saat gece yarısına vurduğunda arınma başlar, kapılar kilitlenir, perdeler sıkıca örtülür. Askerler sokağa çıktığında, Anarşist toplum da ortaya çıkar.

"Tanrı, Yeni Dünya'yı korusun!

Notes:

Arşivist görevindeki Glenien'den not: Bu hikaye daha önce, artık kapanmış olan Turkfanfiction.net'te yayınlanmıştır. Sitede kalan hikaye arşivini korumak için, Türkfanfiction.net olarak Kasım 2016'dan itibaren, AO3'ün Open Doors (Açık Kapılar) projesi kapsamında, sitede bulunan tüm hikaye arşivini AO3 koleksiyonuna taşımaya başladık. Bu haberin duyurusu çeşitli kanallarda yapıldı, ancak size ulaşmamış olabilir. Bu yazarı tanıyorsanız veya bu yazar sizseniz, hikayeyi üzerinize geçirmek için lütfen profil sayfamdaki e-mail adresini kullanarak bana ulaşın.

Work Text:

 

 

 

Story Notes:

A/N: Arınma Gecesi: ANARŞİ filminden esinlenilmiştir, filmle bağıntılı değildir. Merlin dizisinden alıntılar olacaktır. HİKAYEM, BU SİTE DIŞINDA ''WATTPAD'' ADLI SİTEDE DE YAYINLANMAKTADIR, O YÜZDEN BU HİKAYEYİ ÇALMADIM!


 

 

Author's Notes:

Bu benim buradaki ilk, ama genel olarak 12. hikayem oluyor. bU HİKAYEYİ AYNIZ ZAMANDA ''Wattpad'' adlı sitede yayınlıyorum. Teşekkürler, umarım beğenirsiniz!  xx-Zena

 


 

 

 

 

Dudakları arasındaki sigarayı yere attı ve üzerine basarak ezdi. Etraftaki esrar kokusu onu gevşetiyordu, ringteki cılız adama ve onun karşısındaki zebellah kılıklı adama baktı. Eğer küçük olan kıvrak olursa diğerini yenebilirdi, diye düşünüyordu ama farkındaydı ki burası onun değil, karşısındakinin ringiydi. En ufak noktasını o biliyordu bu küçük sahne gibi yerin.

Ringteki adama baktı, siyah saçları ve sakalları vardı, bir de ne renk olduğunu çözemediği gözleri. İri bedeni karşısındakini korkutuyordu. Büyük ve fazla kaslıydı ama kesinlikle rahatsız edici durmuyordu. Karşısındakine bir yumruk atmaya çalıştığında, küçük olan eğilip kaçtı. Ringte tamamıyla bir kedi-fare oyunu vardı.

Kalabalığın içinde Cılız için tezahürat yapan tek kişiydi, insan yığını delerek ön tarafa geçti. Amacı belki el kol hareketleriyle Cılızı kurtarabileceği yönündeydi. Vücudunu distance* pozisyonuna getirdi ve yumruk atmasını gösterdi.

Adamın büyük gözleri Zena'yı takip ederken, iri olan da bakmaya başladı. Ve arkasını döndüğünda kaslı sırtı tekme yedi, ona bunu yapmasını söyleyen kıza thumbs up* verdi. Karşısındaki adamın bacağını tutup bükmesiyle çığlık çığlıya bağıran beyaz tenli adam yere düştü, esmer olan da onun üzerine çıktığında gelen kırılma sesini sanırım bütün ön sıra duymuş olmalıydı.

"Geliyorlar! Kaçın, geliyorlar!"

İnsanlar kendilerini kaybederek etrafta koşuşturduğunda, Zena kendini korkudan hareket ettiremiyordu. Biri onu zorla çekti ve götürdü.

Etraftaki kalabalık yavaş yavaş geri toplandı, ama bu seferki kızlı-erkekli seks düşkünü toplum değildi, daha çok siyah askeri formaları ile seks düşkünü toplumu avlamaya gelmiş gibilerdi. Aslında zaten bunun için gelmişlerdi.

Zena, onu çeken kişinin onu zorla küçük tünel gibi bir yere götürmesine izin verdi. Minik bir kız çocuğu gibi ağlamaya başlamış ve kapının küçük aralığından, ringde ayağa kırıldığı için kaçamayan Cılız'a baktı. "Onu bırakamayız." diye sızlanmaya başladı, kendine yavaş yavaş geldiğinde. "Deli misin?" diye homurdandı arkadaki beden. Arkasına baktı ve şaşkınlıkla dondu. Bu o kocaman adamdı

Patlayan silah sesini duyduğunda o aralığa tekrar mavi gözlerini dikti, etrafta siyahlı adamlardan başka tek bir kişi vardı, o da sürünerek ring dışına çıkmayı başarabilmiş, ama devamını getiremeden yerde kanlar içinde yatan Cılız'dı. Bu sahne kızın ağlamasını daha şiddetli hale getirmişti, büyük adam, büyük elleriyle onun ağzını kapatmış ve ağlamasının duyulmasını engellemeye çalışıyordu, adam kolları arasında çırpınan kızı zapt etmeye çalışıyordu ama bunda başarılı değildi. Onu geri geri çekiyor ve tünelden çıkmayı hedefliyordu. Yol düzgün ama duvarlar sadece toprak ve taştan ibaretti; tıpkı bir mağara gibi.

Adam, onu siyah sırt çantasından çekerken düşme tehlikesi yaşıyordu. "Dur, dur! Düşeceğim, dursana!" Adam aniden durdu ve kızı omuzlarından tuttu. "Bana bak, seni oradan çıkardığıma pişman etme beni.

 

 

 

 

 

End Notes:

distance1: İngilizce'de mesafe anlamına gelen bu kelime, dövüş tekniklerinde, mesafe bırakarak hazır komuta geçmektir.

thumbs up2: İngilizce bir kelime olup, bal parmak ile 'OK' yani 'Tamam' işareti verme anlamına gelir. Karşıtı, thuımbs down olur.