Chapter Text
"Play Ground Z'e hoş geldiniz..."
Yükleniyor...
"Lütfen kendinize bir kullanıcı adı seçiniz."
[_ ]
Çizgi gözümün önünde yanıp sönerken kendime seçeceğim ismi düşündüm. İyi düşünmem önemliydi, sonuçta bu benim sistemdeki adım olacaktı ve diğerleri beni bu isimle tanıyacaktı.
[swordfig_ ]
"Ah, hayır." diyerek yazdığımı sildim.
[LeonTheDark] d3;
"Onayla."
"Bu ismi onaylamak istiyor musunuz?"
"Evet."
"Sisteme LeonTheDark olarak giriş yapıyorsunuz."
Yükleniyor...
"Play Ground Z aldığınız için teşekkür ederiz. Civil Company iyi eğlenceler diler..."
Ekranın anlık kararmasından sonra sonunda oyunun içindeydim.
GÖRÜNÜŞ
*Ten Rengi
*Ses
*Vücut
*Saç
*Yüz
*Giysiler
Tıpkı aynaya bakarmış gibi kendimle yüz yüzeydim. Kafamı çevirdiğimde yansımam da bana uyarak kafasını çevirdi. Elimi kaldırıp yansımama dokunmaya çalıştığımda, parmak uçlarımın bir aynada gezinirmiş gibi serin zemine dokunduğunu hissettim. Oyuna daha önce hep başkalarının profilinden girdiğim için hiç karakter yaratmamıştım ve kendimle yüz yüze gelmek beni şaşırtmıştı. Elimi uzatıp yanımda süzlen Ten Rengi yazısına dokundum. Açıktan koyuya doğru geçen renk paletlerinden bir tanesini seçip ten rengimle oynadım.
Şunu söyleyebilirim ki bana koyu renk ten hiç olmazmış!
Aynadan yansıyan görüntüme kıkırdayıp kendime daha uygun bir ten rengi seçtim. Ses'e gelip bir kaç seçenek denedim. Kulağıma uygun gelen ses tonunu seçtikten sonra altta çıkan barı en sona getirerek sesimi kalınlaştırdım.
"Dünyanın en erkeksi sesi!" Sesim o kadar komikti ki kendimi gülmekten alamadım ve güldükçe sesin komikliğine daha da güldüm. Sesim biraz daha kalın olsaydı eminim insan kulağının duyamayacağı bir frekansa geçerdi. Üstelik on beş yaşındaki görüntümden bu sesin çıkıyor olması her şeyi daha da komik yapıyordu. Barı geri çekerek sesin kalınlığını düşürdüm.
"Kadın oldum!" dedim tiz bir sesle tekrar kahkahalara boğuldum. Aynanın sesimden çatlayacağından korkarak kendimi durdurdum. Sonunda barı orta bir seviyeye getirip sesi denedim.
"Ben Leon."
Çok azcık arttırdım.
"Ben Leon."
Tok ama ilki kadar kalın olmayan bu seste karar kıldım ve Vücut'a geçtim. İlk yaptığım şey boyumu uzatmak oldu. Ancak on beş yaşındaki sıska bir ergenin boyu bu kadar uzun olunca, tahmin edersiniz, ucube gibi göründüm. İncecik kollarım vücudumun iki yanından spagetti gibi sarkıyordu. Yine kendi kendime kıkırdayarak vücut tipimi ayarlamaya koyuldum. Omuzlarımı genişlettim, kollarımla bacaklarımı kalınlaştırdım, kendime bol bol kas verdim ve voila! İri vücudumun üstünde absürd şekilde duran bebeksi yüzüm kendisini süzüyordu. Karın kaslarımın yanına eski bir dilin alfabesiyle yazı, sol göğsüme de sekiz kenarlı bir yıldız dövmesi yaptım. Tüm göğsümü ve sırtımı kaplayan yara izleriyle görünüşümü sertleştirdim.
Saç'a geçerek modellere bakmaya başladım. Uzundan kısaya yüzlerce model vardı. Omuzlarıma kadar gelen ve arkadan yarım bir şekilde toplanmış saçı seçtim. Kafamı sağa sola çevirerek inceledim ve gördüğüm şeyden gayet memnun kaldım. Ama daha bir sürü model vardı ve bunu aklımda tutarak diğerlerine geçtim. Oyun ilk başta çok ilkel bir yerde başladığı için aslında modeller sınırlıydı ve çoğunlukla kirli bir görünüme sahiptiler. İlk beğendiğim saçtan sonra kısa klasik bir saç daha beğendim ve onu seçtim. Yüzümü de hallettikten sonra tekrar bakabilirdim nasıl olsa. Sarının koyu bir tonunu seçerek saçımı ten rengime yakıştırdım. Kendime gerçekte asla sahip olamayacağım bir kirli sakal yaptım.
Yüz ayarlarını açarak hatlarımla oynamaya başladım. Kulaklarım kafamda en sevmediğim yönümdü bu yüzden ilk olarak onları değiştirdim ve bunun verdiği neşeyle yüzümle oynamaya devam ettim. Çenemi sertleştirip daha erkeksi hale getirdim. Kalkık burnumu düzleştirdim ve bu yüzüme daha sert bir ifade verdi. Gözlerim, kaşlarım ve dudaklarımla da biraz oynadıktan sonra yarattığım şeye tatminkar bir şekilde baktım. Açık kahve gözlerim suratımda oldukça soluk duruyordu, bu yüzden onları maviye çevirdim ve artık işim bitmişti. Aynaya doğru pazılarımı sıkıp hoşnut bir nida koyverdim.
Giysiler bölümünde yine çok fazla çeşit yoktu çünkü seviye atladıkça ve para kazandıkça kendime zırh, miğfer falan almam gerekiyordu. Yanımdaki dolap açıldı ve içindeki kıyafetleri incelemeye başladım. Dizime kadar gelen krem rengi bir tunik ve uzun düz bir pantolon seçtim. Bunlar sıradan köylü kıyafetleri gibi duruyordu ve eski püsküydüler. Tuniğin üstünde yine dizime kadar uzanan belden bağlamalı bir yelek giydim. Dolabın içinde, kenara yaslı duran çantayı aldım ve belime astım. Dizime kadar gelen çizmelerle giysilerimi tamamlamış oldum.
"Kaydet ve oyna." diye seslendim sisteme.
"Karakter kaydedildi. Oyunu başlatmak istediğinizden emin misiniz? Daha sonra görünüşünüzü değiştiremeyeceksiniz." dedi kadının duygusuz sesi.
Bir an için duraklayıp tekrar aynada kendimi inceledim. Üzerimde değiştirmek istediğim tek bir şey bile yoktu. Mükemmeldim.
"Evet." dedim yeni sesimle. Kulağıma eski sesimden daha tanıdık geliyordu. "Evet, eminim."
"Oyun başlatılıyor."