Actions

Work Header

Şeytan ve Melek

Summary:

-Bana söz ver melek kızım, asla bir şeytana aşık olmayacaksın. Dedi anne Wasley kızına göz kırparak.

Küçük kız daha aşk ın bile ne demek olduğunu bilmiyordu. (Ama heralde kontrol edebileceğim bir şey) Diye düşündü ve tüm kız çocukları gibi saf bir gülümseme yolladı annesinin yüzüne. "Bu yaşta keşke anneme söz vermeseydim, çünkü tıpkı bu anıları unutacağım gibi verdiğim sözü unutacaktım!" Ginny unutacağını bilmeden elini ant içercesine kaldırdı. Bir yandanda kahkaha atmamaya çalışıyordu.

-Söz anneciğim! Asla bir şeytana aşık olmayacağım. Öğle bir meleğe aşık olacağım kı sen bile şaşıracaksın..

Chapter 1: Ak Olma

Chapter Text

 

 

 

Story Notes:

Hikaye bir anda aklıma geldi. Beni yanlız bırakmayın arkadaşlar bu benim ilk hikayem. :) lütfen...


 

 

Author's Notes:

Keyifli okumalar :) Tanıtım bölümünün 1. Kısmı :*

 


 

 

 

 

Bir zamanlar çook uzaklarda Melekler diyarı adında Cennet gibi bir ülke varmış. Bu ülkede hiçbir güçsüz ezilmez daima gözetilirmiş,fakir kimse yokmuş bu ülkede. Zengin olan kimsenin evinde hiç fakir , ihtiyaç sahibi eksik olmazmış. Çok mutlu gül gülistan yaşayıp gidiyorlarmış bu ülkenin sakinleri.

Fakat bu ülkenin tam yan hizasında da Şeytan lar diyarı adında bir ülke varmıış. Bu ülke de hiç bitmeyen bir savaş hakimmiş. Hiçbir gün huzurlu güvende geçmiyormuş ülke sakinleri için. Fakir ve güçsüzler hor görünüyor, onlara bir tür yaratıkmış gibi davranılıyor köle gibi çalıştırılıyorlarmış. Yani Melekler ülkesinin tam zıttıymış burası (!)

Bu Şeytanlar ülkesini yöneten Kıral Zeus , Melekler ülkesinin bu kadar iyi olmasına anlam veremiyor , tahammül edemiyor her gün içini yiyip duruyormuş.

Bir gün Melekler ülkesinden bir mektup gelmiş. Mektup davetiye filan değilmiş. Bir uyarı mektubuymuş. Kraliçe Klara'nın ta kendisinden geliyormuş mektup :

""Ey Kral Zeus ! Şu gaddarlığa bir son vermeni ve zavallı halkına merhametli davranman için seni uyarıyorum! Uyarımda ciddi olduğumun umarım farkındasındır. Eğer bu acınası halinize bir son vermezseniz benim bu olaya bir el atmam gerekecek ve bu da sizin açınızdan hiçde iyi olmayacak! Adalet anaktar dır, halkımızın güvenini kazanabilmemizin anaktarı ve bu anaktarı senin elinden almadan kullanmaya çalış.
*Melek diyarı Kraliçesi Klara*

Kral Zeus'un yüzünde hain bir sırıtış yayılmış. Demek Kraliçe Klara savaş istiyor, istediğinide alacak! Diye bir sonuç çıkarmış mektuptan. Oysa Kraliçe sadece bu adamın gözünü korkutmaya ve masum insanların zarar görmelerini engellemeye çalışmış.

Kral Zeus ve Kraliçe Klara birbirlerine savaş açmışlar ve bu savaş durmaksızın 10 sene boyunca sürmüş. Bu geçen zaman içerisinde Kraliçe Klara nın kızı Andromeda büyümüş 19 yaşında ergen bir kız olmuş. Kral Zeus'un oğlu Anthony ise 20 yaşına basmış.

Bu iki düşman ailenin çocukları bir gün birbirlerine aşık olmuşlar. Andromeda bir melekmiş Anthony ise bir şeytan ama aşk araya girince şeytan bile eriyor eriyor ve bir melek oluyormuş.

Anthony, Andromeda ya resmen sırılsıklam aşıkmış ama ne yazıkki onlar tamamen imkansızlarmış. Yapabilecekleri tek şey oturup unutmaya çalışmak böyle bir aşkın olmaması gerektiğiyni düşünmekmiş.

Anthony bazen dayanamıyor ve Andromeda nın yanına gidiyormuş. Tehlikeli olduğunu bildiği halde Andromeda nın imkansız olduğunu bildiği halde inatla gerçekleri ezip geçiyor ve her gece gibi 23:38 gösterdiği an soluğunu Melekler diyarında , Andromeda nın yatak odasında alıyormuş.

Daha ne kadar böyle gizli bir ilişki içerisinde olacaklarını ikiside bilmiyormuş ama büyük bir ülkede bu gibi şeyler pek fazla gizli kalamazmış. Bağzı yardakcı gurubu bu ilişkiyi anlası geç olmamış ve hemen Kral'ın karşısına çıkıp herşeyi anlatmışlar. Kral duyduğu her kelimede ayrı köpürmüş. Dinledikce köpürmüş, köpürdükce de öfkelenmiş. Oğlunu zindana atmış ve türlü türlü işkence ye mağruz bırakmış. Amacı oğlunu bu mantıksız ilişkiden vaz geçirmeye çalışmakmış. Ama oğlunun yanına her indiyinde Anthony nin ağzından tek şu kelimeler dökülüyormuş. "Beni vaz geçiremezsin bu aşktan Baba! Ben üzgünüm..Yapamam! " sadece bu kadar.Suçu sadece aşık olmaktı bu genç Prensin, yasak bir aşk. Ve bu aşk büyük bir savaşı bile durduracak derecede güçlüydü.

Evet bir kaç ay sonra hasretten iyice eriyen kızına dayanamayan Kraliçe Klara, barış antlaşması yapmak istediğini söğlemiş. Kral Zeus da bu isteyi geri çevirememiş çünkü onun da oğlu artık ölüm döşeyine düşme durumuna gelmiş. Ve 15 sene süren bir savaşın ardından barış hakim olmuş bu iki kırallıkta! ( Bir aşk sayesinde ) Aşk taştan bir kalbi bile eritebilecek bir duygudur! Diye boşuna söylememişler.

Anthony ve Andromida ya ne mi oldu ? Şu an ikiside çok mutlular ve ilk çocuklarına isim arıyorlar! Şeytanlar ülkesi sakinlerini de merak etmişsinizdir şimdi,yanılıyor muyum? Onlarda tıpkı Melekler diyarı gibi gül gülistan yaşıyorlar artık... Mutlu SON "

Turuncu saçlı kadın okuduğu masal kitabının SON yazısını da okuyarak (sesli bir şekilde) yorum almak için gözünü bile kırpmadan dinleyen küçük kızına döndü. Küçük kız hikayenin böyle biteceğini asla tahmin etmemişti . Yani bu kadar imkansızken nasıl birlikte olabilmişlerdi ? Andromeda ve Anthony ? Çok yasaklardı birbirlerine. Tamam düşman olan ailelerini yok sayalım,birde işin içerisinde Şeytan ve Melek olmak ta vardı. Yani bu biraz kafa karıştırıcıydı. Annesine döndürdü karışmış kafasını.

-Vay canına annecim, ben böyle biteceyini tahmin etmemiştim işte ! Diye itiraf etti küçük kız.

Anne Wealey, kızının yatağına yaklaşarak kenarına oturdu.

-Evet kızım bende tahmin etmemiştim ama önemli olan neydi? Demesiyle küçük kız annesinin sözüne atıldı.

-Önemli olan sey hikaye den nasıl bir sonuç çıkardığımızdır!

Annesi kızının lafını bölmesiyle kızını gıdıklamaya başladı , kahkahalarının arasından sordu genç kadın.

-Peki çok bilmiş cimcime seni! Sen nasıl bir sonuç çıkardın bu masaldan bakim?

-Imm! Kral Zeus gibi merhametsiz olmamalıyız ,daima merhametli, yardıma ihtiyacı olanlara yardım etmeliyiz. Asla güçsüzleri ezmemeliyiz. Her zaman yanlarında olmalı ve onları korumalıyız. Bir Meleksek eğer kesinlikle bir Şeytanı sevmeliyiz...

Anne Weasley'in bu cümleyle gözleri kocaman açılmıştı ,kızının lafını bölerek merakla sordu.

- Aa-bu sonuca da nereden ulaştın sen?

-Görmüyormusun anne? Aşk ları sayesinde 15 sene boyunca süren savaşı durdurmuşlar. Bence eğer bir Melek sek ve şeytanlarla savaştaysak birine aşık olmamız gerekir!

Aslında biraz haklıydı, böyle bir sonuç çıkardı belki ama bu sonucu Ginny kadar küçük bir kızın çıkarması tuhaftı. Zeki bir kızı vardı. Bunu her zaman biliyordu Molly, bazen çok şaşırtıyordu küçük kız annesini işte. Genc kadın elleriyle kızının kızıl saçlarını okşadı. Küçük burnuna da küçük buse kondurdu.

-Hayatta herşey bu masal gibi değildir canım. Her hikaye böyle mutlu sonla bitmeyebilir! Savaş sona ermeyebilir , iki aşık öldürülebilir. Yada daha kötüsü birbirlerini öldürmek zorunda kalabilir , veya hiç kavuşamayabilirler. Her aşk bu hikayede anlatılan gibi mutlu sonla bitmeyebilir Ginny. Dedi genç kadın gözlerini hüzünle bir noktaya dikerek.

-Anlıyorum. Dedi küçük kız da hüzünlü bir şekilde.

-Bu yüzden bana söz ver melek kızım, asla bir şeytana aşık olmayacaksın. Dedi anne Wasley kızına göz kırparak.

Küçük kız daha aşk ın bile ne demek olduğunu bilmiyordu. (Ama heralde kontrol edebileceğim bir şey) Diye düşündü ve tüm kız çocukları gibi saf bir gülümseme yolladı annesinin yüzüne. Bu yaşta sakın annenize söz vermeyin, çünkü tıpkı bu anlatılanlar gibi unutuluyor! Ginny unutacağını bilmeden elini ant içercesine kaldırdı. Bir yandanda kahkaha atmamaya çalışıyordu.

-Söz anneciğim! Asla bir şeytana aşık olmayacağım. Öğle bir meleğe aşık olacağım kı sen bile şaşıracaksın.. Dedi ve annesinden aldığı iyi uykular öpücüğüyle tatlı rüyalar (Mutlu sonlar la biten) rüyalar alemine daldı.

 

End Notes:

Arkadaşlar ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı merakla bekliyorum :D